Phuket Tayland’ın en büyük adası. 2004 yılındaki tsunami sonrası ada kendini toparlamış ve turizm tam gaz devam ediyor. Havalimanından ilk çıktığımda açıkçası adayı filmlerdeki gibi egzotik ve düzenli hayal etmiştim ama kalabalığı ve özensiz tabelaları ile biraz hayal kırıklığı yarattı. Bir de Phuket’te dikkatimi çeken yoğun rus turistler oldu. O kadar fazlalar ki hem dükkanlarda rusça yazılar var hem de asyalı kızların olması gereken gece hayatında asyalı değil sadece rus kızların çalıştığı kulüpler bile vardı.
Phromthep Burnu (Phromthep Cape)
Burası Phuket adasının güney tepesindeki en meşhur manzara izleme noktası. Özellikle gün batımı için neredeyse her tur buraya bir uğruyor. Burada ayrıca küçük bir mabet ve etrafında yüzlerce irili ufaklı filler var.
Fil, budizmde kutsal bir hayvan değil ancak yüzyıllar önce yapılan savaşlarda fillerin kullanılması ve onlar sayesinde savaşların kazanılması nedeniyle halkın fillere saygıları devam ediyor. Aynı zamanda filler Tayland’ın resmi simgesi. Turistler için fil sırtında trekking turları da var ancak ben hayvanların bu şekilde kullanılmasına çok üzüldüğüm için bu turlara katılmadım.
Chalong Tapınağı (Wat Chalong)
Phuket’in görkemli tapınaklarından birisi, tabi buraya Bangkok’tan sonra geldiğimiz için tapınak bize biraz küçük geldi. Chalong Tapınağı’nda ölmüşlerin ruhuna çatapat patlatmak bir ritüel birden patlama sesi duyunca irkilmemek gerek.
Patong-Bangla Caddesi
Phuket Adası’nın çılgın gece hayatı Patong Sahili’nin hemen arkasındaki Bangla Caddesi’nde yaşanıyor. Herkese hitap eden gece kulüpleri, barlar, restoranlar bulunabilir.
Batı ülkelerinden Tayland’a gelen çoğu turistin asıl amacı ne yazık ki seks turizmi. Krallık belli bölgelerde bu işin yapılmasına engel olmuyor bu da zaten çok fakir olan çocuk yaştaki köylü kızların zorla veya isteyerek bu sektörde çalışmasına yol açıyor. İsteyerek yazıyorum çünkü hemen hepsinin tek derdi batılı bir erkeği kendilerine aşık edip Tayland’dan çıkmak.
Phuket’te gezilecek yerler
Yukarıda anlattıklarımın haricinde; Kata ve Nai Harn manzara noktaları, Deniz Kabuğu Müzesi, Büyük Buddha Heykeli, Phuket Hayvanat Bahçesi, Phuket Akvaryumu, Çin ve Portekiz koloni mimarisinin izlerini taşıyan ve adanın doğusunda bulunan Phuket Kasabası ve hemen yakınındaki Rang Tepesi manzara noktası, Orkide Bahçesi, adanın kuzeyinde bulunan ve günübirlik turla gidilebilen veya kamp yapılabilen Khao Phra Thaeo milli park ve parkın içindeki Bang Pae Şelalesi, Phra Thong Tapınağı.
Ayrıca Phuket’te üç meşhur şovdan birine gidilebilir. Bir tanesi FantaSea şov. Kaplanlar ve fillerle yapılan ışık ve ses efektleri ile süslü bir gösteri. Diğeri Simon Cabaret şov, tüm oyuncuların travesti olduğu müzikli ve danslı bir şov. Üçüncüsü ise Siam Niramit, Tyaland’ın 700 yıllık kültür ve sanat geçmişini görkemli kostümler ve özel efektlerle sahneliyorlar.
Tabi bir de Tayland’a gelmişken oldukça turistik olduğunu düşündüğüm tai boksu da alternatif bir seçenek. Hem plajlarda hem de akşam sokaklarda stadyumlarda bu şov izlenebilir veya kendine güvenen sahneye çıkabilir.
Phuket ada turları
Hani filmlerdeki bembeyaz sahilleri ve masmavi denizi görmek için Phuket’ten çevredeki adalara tur yapmak gerekiyor. Phuket ada turları yavaş teknelerle veya hızlı botlarla yapılabilir.
Adalar çok uzak olduğu için biz hızlı botları tercih ettik ki onlar bile neredeyse 2 saatte adalara ulaştırabildiler. Phuket ada turumuzu aynı Türkiye’deki gibi akşamları merkezde kurulan stantlardan birinden satın aldık ve sanırım hiçbiri diğerinden daha iyi değil.
Phi Phi Adaları
Dünyanın sanırım en meşhur tropik adalarından birisi Phuket’in güneyindeki Phi Phi adaları. Adalar iki kısımdan oluşuyor ve turlar ikisine de götürüyor; Phi Phi Don ve Phi Phi Ley. 2004 tsunami felaketinde en büyük hasarı alan adalar artık toparlanmış durumda. Phi Phi Don’da konaklanabiliyor. Phi Phi Ley ise konaklamaya açık değil. Adaların en meşhur özelliği ise Leonarda Di Caprio’nun oynadığı The Beach filmine ev sahipliği yapması.
Filmdeki Maya Plajı Phi Phi Ley’de, zaten bütün tur botları doğrudan oraya götürüyor. Phi Phi Adaları turunda önce Bamboo Adası’nın sahilinde yüzme molası verip reggae müzik eşliğinde bol bol ananas yedik, bembeyaz kumsalın olduğu denizde yüzülebiliyor da ancak gel-git çok hızlı değişiyor bir anda sığlaşıp derinleşebiliyor. Turun devamında Mosquito Adası’nın denizden yükselen kireç taşlarının arasından geçtik, Maymun Sahili’ne uğrayıp ıssız sahildeki maymunlara uzaktan muz attık (bunu yakından yapmak mümkün değil maymunlar üzerinize atlıyorlar)
Turun devamı ise Phi Phi Ley adasındaki Viking Mağarası, Pileh Koyu ve Beach filminin çekildiği Maya Plajı ile sürüyor.
Phang Nga Körfezi – James Bond Adası (Khao Tapoo)
Phuket ada turlarından en meşhur ikinci seçenek ise hızlı botlarla Phuket’in bir saat kuzeyindeki Phang Nga Körfezi’ne yapılan tur. Denizden yükselen kireçtaşı adacıkları arasında yapılan turun en bilinen uğrak noktası James Bond Adası.
James Bond’un “Altın Tabancalı Adam” filmindeki meşhur sahnelerden birisi tam buradaki kireçtaşı adacığın etrafında çekilmiş. Turlar bu adada fotoğraf ve yüzme molası veriyor. Adada müslüman köylülerden oluşan yereller de pazar misali boncuklar, takılar satıyor.
Phuket’te gezilecek adalar
Yukarıda anlattıklarımın haricinde; Koh Si Re Adası ve Deniz Çingeneleri Köyü, Mercan Adası, dalış ve şnorkel için Racha Adaları (Koh Racha Yai&Noi), Yao Adaları (Koh Yao Nai&Noi). Zamanımız yetmediği için listenin en başında olan ve gidemediğimiz Similan Adaları için dünyanın en güzel adalar topluluğundan birisi deniliyor.
Phuket’e ne zaman gidilir?
Phuket’te sıcaklıkların normal düzeylerde olduğu ve en hareketli dönemi olan Aralık-Mayıs arası ziyaret etmek için ideal ancak yılın diğer aylarında da yaz turizmi devam ediyor.
Phuket’ten ne alınır?
Phuket tamamen turistlere özel yazlık bir ada bence büyük bir alışveriş yapılabilecek bir yer değil. Yine de hediyelik eşyalar için Ocean Plaza’daki hintlilerle mücadele edilebilir, tütsüler, aromatik masaj yağları, vicksin daha serti ve ağrı kesici etkisi olan tiger balm alınabilir. Ayrıca Central Festival ve Jungceylon diğer alışveriş merkezleri.
Phuket’te nerede kalmalı?
Phuket adasının denize girilebilen sahil kısmı batı yakasında, bundan dolayı oteli batı yakasında seçmek gerekiyor. Konaklayacağınız yeri sahillerin özelliklerine göre seçmenizi tavsiye ederim. Biz daha çok ailelerin tercih ettiği Karon Sahili’ne yakın Hilton Arcadia’da kaldık. Lüks konaklama için Bang Thao Sahili yakınları, Surin Plajı çevresinde oteller mevcut ancak Kamala plajı çevresi daha çok sırt çantalılara hitap ediyor, Patong Sahili ise Phuket’in kalbi hem gece hayatı hem sahildeki gündüz aktiviteleri ile konaklama için en yoğun tercih edilen bölge, Kata Noi sahili çevresi Patong’a göre daha sakin ancak gece hayatı olan bir bölge, güney uçtaki Nai Harn sahili de şnorkel dalışları için uygun sakin bir plaj.
Phuket’e gitmişken Bangkok’a uğrayacaklar, Bangkok yazıma da mutlaka göz atmalılar.
Adalara yol çizilemediğinden haritaya ekleyemedim ancak yazıda bahsettiğim bazı yerler haritada işaretli; Orkide Bahçesi, Phuket şehir merkezi, Phuket Hayvanat Bahçesi, Phuket Akvaryumu, Chalong Tapınağı, Big Buddha, Phromthep Gözlem Noktası, gece hayatı ile ünlü Bangla Caddesi
PaylaşTakip Et!